Sadece Hisler

Tanrım, beni yavaşlat.
Aklımı sakinleştirerek kalbimi dinlendir.
Zamanın sonsuzluğunu göstererek bu telaşlı hızımı dengele.
Günün karmaşası içinde bana sonsuza kadar yaşayacak tepelerin sükunetini ver.
Sinirlerim ve kaslarımdaki gerginliği, belleğimde yaşayan akarsuların melodisi ile yıka ve götür.
Anlık zevkleri yaşayabilme sanatını öğret.
Bir çiçeğe bakmak için yavaşlamayı,
Güzel bir kedi ya da köpek okşayabilmek için durmayı,
Güzel bir kitaptan birkaç satır okumayı,
Balık avlayabilmeyi ve hülyalara dalabilmeyi öğret.
Her gün bana kaplumbağa ve tavşan masalını hatırlat.
Hatırlat ki, yarışı her zaman hızlı koşanın bitirmediğini,
Yaşamda hızı arttırmaktan daha önemli şeyler olduğunu bileyim.
Heybetli meşe ağacının dallarından yukarı doğru bakmamı sağla.
Bakıp göreyim ki, onun böyle güçlü ve büyük olması yavaş ve iyi büyümesine bağlıdır.
Beni yavaşlat tanrım.
Ve köklerimi yaşam toprağının kalıcı değerlerine doğru göndermeme yardım et.
Yardım et ki,
Kaderimin yıldızlarına doğru daha olgun ve daha sağlam olarak yükseleyim.
Ve hepsinden önemlisi,
Tanrım;
Bana değiştirebileceğim şeyler için cesaret,
Değiştiremeyeceğim şeyler için sabır ve sükunet,
İkisinin arasındaki farkı anlayabilmem için akıl ver.

Kapanmış tüm kapılara şükret, açılacak olanın sana hangi hayırlarla geleceğini bilemezsin.

Biri mi öldü, sabrı öğrendin.
Darbe mi aldın, gücü öğrendin.
Kıtlık mı yaşadın, azdan çok etmeyi buldun.
Terk mi edildin, ruh eşine sıra geldi.
Kötü diye bir şey yok, her şey iyi.
Her şeyin içinde bir iyilik var.

Geçici her çöküş, gizli zaferler getirecek. Pes etme, ardını gör… Düşüş, sen yeniden başla ve üret diye gelen bir çağrıdır.